Asgari Ücretin Altında Maaş Alan Güvenlik Korucuları, Üvey Evlat Algısından Kurtulmak İstiyor

Siirt'te görevli güvenlik korucuları, başta maaş ve özlük hakların iyileştirilmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan talepte bulundu.

Güvenlik korucuları adına konuşan, Mirza Kayğaş, şöyle dedi:

"Askerimiz ve polisimizle beraber gerek sınırlarımız içinde, gerek ise sınırlarımız dışında Afrin’de, Kuzey Irak’ta verilen her türlü görevi eksiksiz yerine getiren biz Güvenlik Korucuları camiası olarak Ocak ayı itibari ile 2,617 tl gibi asgari ücretin altında bir miktarda maaş almaktayız. Aldığımız bu maaşlarla ortalama 8 nüfusa bakan biz korucular ailelerimizi geçindirememekte, temel ihtiyaçlarını karşılayamamakta ve çocuklarımızı okutamamaktayız. Bir taraftan terörle ve teröristle mücadele ederken, diğer taraftan olumsuz ekonomik Şartlarla ve zor hayat şartları ile mücadele etmeye çalışmaktayız. Vatan bayrak ve mukaddes değerler uğruna gözünü kırpmadan ölmeyi göze alan terörle mücadelede Türkiye'nin 3'ncü büyük silahlı gücü konumunda olan güvenlik korucuları camiası olarak geçim derdine düşmeleri 21. yüzyıl Türkiyesi ne yakışmamaktadır. Güvenlik korucuları olarak maaşlarımızda ciddi bir iyileştirme yapılması beklentisi içerisindeyiz. Bu beklentimizin bir an önce hayata geçirilmesi, duyurulması güvenlik korucuları camiamıza bir moral motivasyon sağlayacaktır. 

Her zaman beraber görev yaptığımız Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarımızın maaşlarında her yıl düzenli bir şekilde iyileştirme yapılırken bizim maaşlarımız ise her yıl asgari ücretin altında kalması gerçekten bizleri üzmüştür. Her zaman ve her ortamda devletinin milletinin ve Sayın Cumhurbaşkanımızın yanında olan güvenlik korucularımız bu maaşı hak etmemekte ve bu maaşla ailelerini geçindirme imkanları bulunmamaktadır. Biz güvenlik korucuları camiası olarak Sayın Cumhurbaşkanımızdan maaşlarımızı devlet memuru maaşına endekslenmesini, 2017 yılında güvenlik korucularına verilen sigortadaki eksikliklerin giderilmesi kendilerinden özellikle rica ediyoruz. Devletimizden bütün korucuları üvey evlat algısından kurtaracak bir yasal düzenleme ile sorunlarımızın çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz.

Güvenlik Korucularının bütün iş ve işlemlerinin halen hiç bir güncelliği kalmayan 1924 tarihli 442 sayılı köy kanunu ile yürütülüyor, güncelliğini yitirmiş olan bu kanunun ihtiyaçlarımıza cevap vermiyor. Terörle mücadelede Türkiye’nin 3. büyük silahlı gücü konumunda olan Köy koruculuğu sistemi kurulduğu günden bugüne kadar hiç bir hükümet tarafından koruculara ait bir kanun çıkarılmamıştır. Bu dönem hükümet ve özellikle İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’nun yaptıkları bazı iyileştirmeler olsa da bunlar kalıcı çözümler değil. Bütün hayatlarını dağda bayırda terörle ve teröristle mücadele ile geçiren güvenlik korucularımızın sosyal güvenceye sahip olmalarını, kapsayıcı ve düzenleyici bir yasanın olmasını beklemekteyiz.

Terörle mücadelede camiamızdan binlerce şehit ve gazi verdik. Terörle ve teröristle mücadelenin en ön saflarındayız. Askerimizle, polisimizle omuz omuza bu ülkenin topraklarında hiçbir teröriste aman vermedik, vermeyeceğiz. Biz Güvenlik Korucuları olarak Cumhurbaşkanımızdan ve İçişleri Bakanımızdan destek bekliyoruz. Bizler korucular olarak her zaman devletimizin emrinde, milletimizin hizmetinde kanunlar ve yasalar çerçevesinde olmaya devam edeceğiz."