Emek ve Özgürlük İttifakı: Halkın vergileriyle oluşturulan bütçeden halkın çocuklarının payını vermiyorlar

Emek ve Özgürlük İttifakı, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla yayımladığı açıklamada, 'Halkın vergileriyle oluşturulan bütçeden halkın çocuklarının payını vermiyorlar' denildi.

Emek ve Özgürlük İttifakı, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dolayısıyla yazılı açıklama yayımladı. AKP iktidarının yürüttüğü savaş, çatışma, şiddet politikalarının ve bununla beraber gelişen yoksulluk ve pahalılıktan en çok çocukların etkilediğinin belirtildiği açıklamada, “Ülkenin içinden geçtiği süreç, çocukların yaşamından, haklarından, toplumsal özne olarak yaşam alanlarından çalıyor. Yoksulluğun derinleşip faşist politikaların yayıldığı bu atmosferde çocuklar ihmal ve istismara, hak ihlallerine karşı daha açık hale geliyorlar” ifadeleri kullanıldı.

Çocuklar Görünmez Kılınıyor

Türkiye'nin çocuk haklarının uygulanıp, korunup geliştirilmesinde en gerideki ülkelerden biri olduğuna vurgu yapılan açıklamada, çocukların giderek görünmezleştiğine vurgu yapıldı. Açıklamada, çocukların maruz kaldığı yaşam koşulları şu sözlerle açıklandı:“Yoksulluk ve ekonomik krizle doğrudan bağlantılı olarak, ‘çocuk yoksulluğu' artıyor. En az 2 milyon çocuk okula aç gidiyor, bütün günü su ile geçirmek zorunda kalıyor. Çocuk emeğinin sömürüsü yoğunlaşıyor, giderek daha fazla çocuk hiç çalışmamaları gereken işlerde çalışmaya mahkûm ediliyor. Neredeyse her gün bir çocuk çalışırken hayatını kaybediyor. MEB ise zincir marketlerle, şirketlerle protokoller imzalayıp çocukların emeğinin sömürüsünün önünü açıyor. Çocukların işçileştirilmesini engellemek üzere imzalanan sözleşmeler hayata geçirilmiyor.”

Çocuklara yönelik cinsel istismarların, çocuk yaşta evliliklerin ve doğumlarının ciddi anlamda arttığına dikkat çekilen açıklamada, iktidarın tüm bunlara “yasal kılıf” uydurduğunu belirtti. Açıklamada, “Kürt çocuklar, savaş ve çatışmalarda yaşamlarını yitiriyor, sakat kalıyor ya da ruhsal olarak etkileniyorlar. Her yıl bir çocuk zırhlı aracın ezmesi sonucu yaşamını yitiriyor. Ayrıca Türkiye, Çocuk Hakları Sözleşmesi'nde çekince koyduğu, çocukların kendi kültür ve inançlarını yaşama, dillerini konuşma haklarını içeren maddeleri kaldırmadığı için başta Kürt çocuklar olmak üzere, ülkenin zenginliği olan halklardan çocuklar kendi anadillerini konuşamıyorlar. Aynı çekinceler çerçevesinde Alevi çocuklar başta olmak üzere, farklı inanç gruplarından çocuklar okullarda zorunlu din derslerine tabi tutuluyorlar” ifadelerine yer verildi.

‘Mücadeleyi Sürdüreceğiz'

Açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: “Bütçe tartışmalarının sürdüğü şu günlerde, çocuğa duyarlı, onun üstün yararını gözeten bir bütçe oluşturulmadığı gibi, çocuklara düşen pay giderek azalıyor. Halkın vergileriyle oluşturulan bütçeden halkın çocuklarının payını vermiyorlar. Bütün bu hak ihlallerinin ortasında çocukların katılım ve ifade özgürlüğü ya da örgütlenme hakkından bahsedemiyoruz bile. Emek ve Özgürlük İttifakı olarak, çocukların eşitlerarası bir yaşamın toplumsal özneleri olduğunun bilinciyle, halkların özgürleşmesi mücadelesinde çocukların da hakları olduğunu biliyor, bunun sorumluluğunu taşıyoruz. Çocuk haklarının tamamının çekincesiz şekilde hayata geçirilmesi, korunup geliştirilmesi ve çocukların acil, yaşamsal ihtiyaçlarının derhal hayata geçirilmesi için mücadeleyi sürdüreceğiz.”

Bakmadan Geçme