HEDEP Eş Genel Başkanı Bakırhan'dan 'Ogün Samast' açıklaması: Bu çifte hukukun karşısında direnerek duracağız
HEDEP Eş Genel Başkanı ve Siirt Milletvekili Tuncer Bakırhan, Hrant Dink'i katleden Ogün Samast'ın tahliyesine tepki gösterdi. Bakırhan, 'Demokratik gerçek bir hukukun bu topraklarda vücut bulması için de çalışmalarımıza devam eddeceğiz' dedi.
HEDEP Eş Genel Başkanı ve Siirt Milletvekili Tuncer Bakırkan, Diyarbakır'da il ve ilçe yönetimleri ile bir araya geldi.
Agos Gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'i 19 Ocak 2007'de gazete binasının önünde düzenlediği silahlı saldırıda katleden Ogün Samast'ın tahliye edilmesine tepki gösteren Bakırhan şunları söyledi:
"Ermeniler sadece soykırıma uğramadı. Geriye kalan bir avuç temiz yürekli barış sever insan da bir şekilde katledilmeye çalışıldı. Hrant Dink'i katleden katil, dün akşam serbest bırakıldı. Selahattin Demirtaş konuşmalarından dolayı içerde, Selçuk Mızraklı kayyım sisteminin yolsuzluklarını deşifre ettiği için içeride, Gülten Kışanak içeride. Ama Hrant'ı katleden katil elini kolunu sallayarak sokaklara salıverildi. Bu kararı verenleri kınıyoruz. Bu çifte hukuk devam ettiği müddetçe de bunun karşısında direnerek duracağız. Demokratik gerçek bir hukukun bu topraklarda vücut bulması için de çalışmalarımıza devam edeceğiz."
BAKIRHAN'DAN ÖZEL'E: 'KENDİ İÇ İŞLERİNE BAKSINLAR'
HEDEP Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in "Abdullah Öcalan'dan medet umacağıma Selahattin Demirtaş'a yapılan hukuksuzluğu eleştirmek çok daha izah edilebilir bir şeydir" açıklamasını da eleştirdi.
Bakırhan, konuya ilişkin şunları söyledi: "CHP'de bir kongre oldu ancak devletçi kodlar ile yüzleşmedikçe, isimlerin değişmesinin bir anlamı olmayacaktır. CHP başkanının, Kürt halkının iradesi, çözümün iradesi olan Sayın Öcalan ile ilgili düşünceleri ne etiktir ne de ahlakidir. Kendi iç işlerine baksınlar. Bu konuşmayı eleştiriyoruz. Kürt aktörleri karşı karşıya getirmesini doğru bulmuyoruz. Sistem katlederek kazanamadı, şahin ve güvercin ayrımı ile kazanamadı. Şimdi demokratik barış arayan zemini, paramiliter güçleri örgütleyerek sonuç almaya çalışıyor. Kürdistan için, Rojava'daki katliamlar için tek kelime etmeyen, paramiliter güçler üzerinden yürütülen siyaset konusunda yapılarımızı uyarıyoruz. Bu güçlere karşı duyarlı olmaya çalışıyoruz. Güçlüyüz ama yetmiyor. Bizim sokaklarda olmamız gerekiyor. Bizim evlerde, kahvelerde olmamız gerekiyor. Halk ile iç içe siyasetimizi daha da güçlendireceğiz. Bu konuda tüm yönetimlerimiz duyarlı olmalıdır."