HÜDA PAR Siirt İl Başkanı Tekin, deprem bölgesindeki izlenimlerini anlattı
HÜDA PAR Siirt İl Başkanı Abdulhakim Tekin 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden en fazla etkilenen illerden Adıyaman'daki yıkımın büyüklüğünü kenti görünce daha iyi anladığını söyledi.
Hükümetin ve kendini sorumlu hisseden herkesin elinden ne gelirse yapması gerektiğini ifade eden Tekin, Deprem beklentilerin çok üstündeydi ama bu geçti, bundan sonra ne yapılması gerekiyorsa, ne ihtiyaç varsa hızlı bir şekilde yapılması gerekiyor." dedi.
Deprem bölgesinde meydana gelen olumlu ve olumsuz gelişmeleri aktaran Tekin, özellikle STK'ların deprem bölgesinde üslendikleri üstün vizyona dikkat çekti.
Köylerde hane nüfusu iki katına çıkmış depremzedeler akrabalarının yanına sığınmış
Tekin, "HÜDA PAR Siirt İl Teşkilatı olarak Adıyaman merkez köylerini dolaştık. Burada dokunulmadık bir tek kalp, gönül bırakmamak ve her kesime ulaşmak, taziyelerini yapmak, teselli etmek, sorun ve sıkıntılarını yerinde tespit etmek istedik. Bu amaçla bir gün boyunca Adıyaman'ın merkez köylerinde dolaştık. Kâhta ile Adıyaman arasındaki köylerde ciddi bir yıkım olmamıştı ama merkezde yakınlarını kaybeden vatandaşlara taziyede bulunduk, dertleştik. Köylerdeki her hanenin nüfusu en az iki katına çıkmıştı. Çoğu depremzede köyde akrabasının yanına sığınmış. Yer olmadığı için bahçede yâda tarlada çadır kurmuşlardı." bilgisini paylaştı.
Gözlerinde depremin korkusunu gördüm Sincik'te cenaze olmayan ev enkazı bulunmayan köy yoktu
Depremin etkilerinin halen devan ettiğini ve depremzedelerin gözlerinde o korkunun görülebildiğine dikkat çeken Tekin, "Gözlerinde halen depremin ilk günkü kokusu var ve halen üzerlerinden korkuyu atmış değiller. Onlar korku yaşarken bizim maddi, manevi anlamdaki dünyevi ihtiyaçlarını gidermemiz gerekiyor. Bu ihtiyaçlarda bir kere yardım etmekle giderilecek ihtiyaçlar değil. Sincik dağ köylerine gittik, çok kötü bir durumdaydı, depremden birinci derece etkilenmişlerdi. Cenaze olmayan ev, enkazı bulunmayan köy yoktu. Özellikle bazı köylerin durumu çok daha kötüydü, hem heyelan olmuş hem de kardan ötürü yollar kapanmıştı." şeklindeki hazin tabloyu gözler önüne serdi. Ulaşılması gecikmiş köylerde hızlı bir telafi olmalı Mutlu köyünde 42 kişi ölmüş köy yok olmuştu
Coğrafi şartların ağırlığı ve kar nedeniyle yolların kapanmasından dolayı müdahalenin epey geciktiğini ifade eden Tekin, "2-3 gün sonra ulaşılan köyler var, bu coğrafi şartlarda dahi olsa ulaşılması gecikmiş köylerde hızlı bir telafinin olması lazım, bazı köylerde 10'un üzerinde cenaze var. Mutlu köyü halen heyelan nedeniyle kapalıydı. İş makineleri açmaya çalışıyordu ama o köyde 42 kişi hayatını kaybetmiş köy adeta yok olmuştu. Gittiğimizde dediler ki 'köyde kimse yok' Önceki köylerde o durumdaydılar." tespitinde bulundu. Köylerde evi yıkılan depremzedeler hasar tespit komisyonlarından şikâyetçi
Köylerde evi yıkılan depremzedelerin hasar tespit komisyonlarından şikâyetçi olduklarını belirten Tekin, "Köylüler bazı heyetlerden memnundular, heyetlerin görevlerini yerine getirdiklerini dile getiriyorlardı ama bazı heyetlerin binalara üstünkörü baktıklarını, hata yolun üstüne yıkılan binanın iş makinesiyle kaldırıldığını ve o eve orta hasarlı şeklinde rapor verildiğini söylediler ama ortada ev yok. Tabi bu konuda şikayet ve talepleri aldık, rapor haline getirdik, genel merkezimize sunduk ve inşallah genel merkezimiz elinden geleni yapacak." şeklinde konuştu. Depremzedeler 'Bu kadarını ummuyorduk kardeşlik dayanışma bizlere acımızı unutturdu'
Bazı köylerde acil çadır ihtiyacının olduğunu dile getiren Tekin, "Siirt'ten geldiğimizi söylediğimizde sarılan, mutlu olanlar vardı. Sizin sorularınızı tespit etmek için geldik, ne ihtiyacınız var dediğimizde 'Siz Siirt'ten buraya kadar gelmişsiniz sizden daha ne isteyeceğiz' diyorlardı. Hatta Siirt'ten bir yardım örneğini anlattığımda gözleri yaşarıyordu. Onlar: 'biz bu kadarını ummuyorduk, kardeşlik, dayanışma bizlere acımızı unutturdu. Siirt'ten buraya kadar gelmeniz bizlere vereceğiniz her maddi şeyden daha anlamlıdır." şeklindeki sevinçlerini de bizim le paylaştılar. Benim Rabbimden tek temennim bir daha memleketimize böylesi bir afeti yaşatmasın, hükümette elinden geleni yapmalı. Deprem beklentilerin çok üstündeydi ama bu geçti, bundan sonra ne yapılması gerekiyorsa, ne ihtiyaç varsa hızlı bir şekilde yapılmalı. Ve oralarda şunu gördüm bütün STK'lar çok büyük bir vizyon yüklenmiştiler. Hangi tarafa gidiyorsak orada STK'ları görüyorduk, halk ta bunu dile getiriyordu. Şaşırmışlardı bu kadar STK, yardım nasıl çıktı? Biz beklemiyorduk. STK'lardan çok memnundular. Mesela Adıyaman merkezde günlük 5 binin üzerinde sıcak yemek çıkaran Umut Kervanı vardı, orayı da ziyaret ettik. Çoğu yerde onlardan bahsediyorlardı." şeklindeki izlenimlerini anlattı