Selahattin Demirtaş: PKK'nin Türkiye'ye karşı silahlarını tümden bırakmasını isterim

Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 'Ben mümkünse PKK'nin Türkiye'ye karşı silahları tümden susturmasını, bırakmasını isterim. Ancak ve ne yazık ki ortada iki temel engel var' dedi.

Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Devlet de PKK de sorunu artık şiddet zemininin dışına çıkarmak zorundadır. Ben mümkünse PKK'nin Türkiye'ye karşı silahları tümden susturmasını, bırakmasını isterim. Ancak ve ne yazık ki ortada iki temel engel var, bunları da herkesin bilmesi lazım. İlki, Hükümet askeri operasyon dışında hiçbir seçeneği devreye koymuyor, tartışmıyor, silahta ısrar ediyor. Burada da ikinci engel çıkıyor, o da İmralı tecrididir” dedi.

Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, T24'ten Murat Sabuncu'nun sorularını yanıtladı.

“HDP tam bir Türkiye partisidir”

“Sağ partilerin hiçbiri Türkiye partisi değilken HDP tam bir Türkiye partisidir. Çünkü Türkiye tek bir etnik kimlikten de tek bir inançtan da oluşmuyor. Bu açıdan HDP, temsil yönüyle Türkiye'deki her kesimi kapsıyor. Türkiye'deki farklı kimlik ve inançları yok sayan ırkçı partiler bile kendilerini Türkiye partisi olarak tanımlıyorlar ve kimse de bunda bir sorun görmüyor. Dolayısıyla asıl Türkiye partisi olmayanlar sağ milliyetçi, ırkçı partilerdir.”

“HDP'nin PKK ile bağı yoktur”

“Toplumun önemli bir kesimi bölünme, silah, şiddet, terör korkusu yaşıyor. İktidar da bu korkuları sürekli kaşıyarak öfkeyi HDP'ye yönlendiriyor. Dolayısıyla HDP bir günah keçisine dönüştürülmüş oluyor. Mithat Sancar'ın da son röportajında altını çizdiği gibi; HDP, PKK'nin uzantısı, sözcüsü ya da destekçisi değildir. PKK ile bir bağı yoktur. Bunu Türkiye kamuoyuna anlatabilmemiz gerekir. Demokratik siyaset yürüten bir partinin silahlı bir örgütle bağı olamaz”

Öte yandan, HDP'nin Kürt sorununa bakışı da çözüm önerileri de birçok partiden farklıdır ve en gerçekçi olandır. Bizim çözüm önerimiz askeri operasyon değil, diyalog ve müzakeredir. Diyalog ve müzakerenin yegane çözüm yolu olduğunu da topluma iyi anlatabilmek gerekir. Bu bakış açısı nedeniyle kimse HDP'yi, PKK'nin siyasi uzantısı gibi göremez.”

“PKK'nin silahları tümden bırakmasını isterim”

“Evet, devlet de PKK de sorunu artık şiddet zemininin dışına çıkarmak zorundadır. Ben mümkünse PKK'nin Türkiye'ye karşı silahları tümden susturmasını, bırakmasını isterim. Ancak ve ne yazık ki ortada iki temel engel var, bunları da herkesin bilmesi lazım. İlki, Hükümet askeri operasyon dışında hiçbir seçeneği devreye koymuyor, tartışmıyor, silahta ısrar ediyor. Oysa biz PKK'nin ikna edilmesi gerektiğini savunuyoruz. Burada da ikinci engel çıkıyor, o da İmralı tecrididir. Çünkü PKK'yi ikna edebilecek kişi Öcalan'dır, onu da yıllardır tecritte tutuyorlar. Bu engellere rağmen PKK silahlarını susturursa bundan mutlu olurum. Ama deneyimlerimiz, bunun kolay olmadığını gösterdi maalesef.”

Erdoğan'ın gitmesi demokrasiyi otomatikman getirmiyor. Bizim üçüncü yol siyasetimiz tam da budur zaten. Biz AKP ve Erdoğan karşıtlığı ya da ‘Altılı Masa' taraftarlığı üzerinden siyaset yapmıyoruz. Sadece köklü, radikal demokrasiyi büyütmeye odaklanmış durumdayız.

“Erdoğan aday olabiliyorsa hukuken ben hayli hayli aday olabilirim

“Eş Genel Başkanlarımız, ‘Ortak aday düşüncesine açığız' mesajını defalarca verdiler. Partinin resmi politikası budur, son ana kadar ortak adayda ısrar edilecek. Olmazsa HDP kendi adayıyla seçime girer. Başka ne yapabiliriz ki?

Aday ismini biz kendi partimizde bile tartışmazken başka partilerin adayını isim düzeyinde tartışmak doğru olmaz. Ancak ortak aday olsun isteniyorsa o adayın HDP'nin de düşünceleri ve önerileri alınarak belirlenmesi daha kapsayıcı bir tutum olur.

Ben aday olmaya, yukarıda belirttiğim çerçevede hazırım. Halk nezdinde siyasi yasaklı değilim. Gerisini iktidar düşünsün. Bugün itibarıyla Erdoğan aday olabiliyorsa hukuken ben hayli hayli aday olabilirim. Ancak kararı halkımızın görüşleri doğrultusunda partimiz verecektir.“

Bakmadan Geçme