Telasemi hastalarından taze kan çağrısı

Siirt'te yaşayan 3 talesemi hastası, 8 Mayıs Dünya Talasemi Günü dolayısıyla taze kan çağrısında bulundu.


Siirt'te kan bağışında herhangi bir sıkıntı olmamasına rağmen taze kan bulmakta zorlandıklarını belirten talesemi hastaları, taze olmadığı için 6-7 günlük kan kullanmak zorunda kaldıklarını ve bu şekilde vücutlarının direncinin azaldığını ve başka hastalıklara yakalandıklarını ifade ettiler. Yaşamları boyunca her 2-3 haftada bir kan nakline ihtiyaç duyan ve Türkiye'de sayıları 6 binleri bulan talasemi hastaları, kan bağışındaki azlık nedeniyle ciddi sıkıntılar yaşıyor. Hastalar, vatandaşları bu konuda duyarlı olmaya davet etti. İl Sağlık Müdürü Erol Emre Ömür, taleseminin anne ve babadan geçen kalıtsal bir hastalık olduğunu söyledi. Sağlık Bakanlığı olarak talesemi hastalığının oluşumunu engellemek olduğunu belirten Ömür, 'Talesemi hastalığı oluştuktan sonra amacımız bunların teşhisini ve tedavisini zamanında yapmak olacaktır. Önlenebilir bir hastalık çünkü taramalarla ortaya çıkabiliyor.' dedi. Siirt'te 30 talesemi hastasının olduğunu ifade eden Ömür, '24 tane hastanın tedavisi ilimizde yapılmakta, 6 hastanın tedavisi ise il dışında yapılmaktadır. 6 evladımız ilik nakli ile tam şifa halini yakalamıştır. Amacımız sağlıklı ve kaliteli bir tedavi vermektir. Hastalarımızın bu şekilde ömür boyu sağlıklı yaşamaları çok yüksek ve evlenmelerinde bir sakınca yok. Vatandaşlarımızı hem bu hastalar ve hem de kan bekleyen bütün vatandaşlar için kan bağışı yapmalarına davet ediyorum.' şeklinde konuştu. Talesemi hastalığın doğuştan gelen kalıtsal bir hastalıktır olduğunu belirten hasta Manolya Say da 'Bizler için bir farkındalığın oluşması ve sesimizin duyulmasını istiyoruz.' dedi. Henüz 9 aylıkken bu hastalığa yakalandığını ve yaşamındaki zorlukları anlatan Say, şöyle konuştu: 'Ben daha 9 aylık iken bu hastalığın pençesine düştüm, ailem beni ben 9 aylıkken Diyarbakır'a götürdü ve aylarca hastanede yattım ve şuanda 21 yaşındayım. Talesemi hastası olduğum için benim diğer insanlar gibi gelişimim olmuyor. Her ay kan nakli yapmak zorundayız. Diğer insanlar gibi yürüyemiyor, koşamıyoruz. Sürekli bir yorgunluk halindeyiz. Kan nakil zamanı geldiğinde nefes nefese kalıyor ve dalağımız sürekli şişiyor. Bu şekilde de hareketlerimiz kısıtlanıyor. Bizim için taze kan almanın çok büyük bir önemi var. Taze kan aldığımızda 21 gün olan kan nakil süresi 25-27 güne kadar çıkabiliyor. Ama maalesef şuanda kullandığımız kan, 6-7 günlük ve bu bizim zararımıza oluyor. Çünkü kanla beraber vücutta birikinti oluşuyor ve başka ilaçlar da kullanarak bu sefer başka hastalıkları vücudumuzdan atmaya çalışıyoruz. Vatandaşların kan bağışı konusunda duyarlı olmasını istiyorum. Herkesi kan bağışına davet ediyorum.' 19 yaşındaki hasta Leyla Parlakten ise 2 yaşından beri kan nakli yaptırdığı ve ilk dönemlerde bir ünite olan kan naklinin vücudun gelişmesiyle daha fazla kan nakline ihtiyaç duyduğunu söyledi. Telasemi hastalarının tek çaresinin ilik nakli olduğunu belirten Parlakten, 'Bizim yaşamımızın kolaylaşması için taze kana ihtiyacımız var. Vatandaşlardan bu konuda duyarlı olmasını istiyoruz. Bazen sıkıntı yaşıyoruz o yüzden vatandaşların daha hassas olmasını diliyorum.' diye konuştu. Kızılay ve hastanelerdeki en büyük sıkıntının talesemi hastalarına taze kan temin edilmemesi olduğuna vurgu yapan hasta Merve Özcan da kan bağışına ihtiyaçlarının olduğunu belirtti.

Bakmadan Geçme