• Haberler
  • Genel
  • BTP lideri Baş: Türkiye'de iç savaş hazırlığı mı yapılıyor?

BTP lideri Baş: Türkiye'de iç savaş hazırlığı mı yapılıyor?

Güncel meselelerin konuşulduğu programda Türkiye’ye göç meselesi masaya yatırıldı.

"Sayılar saklanıyor ama Türkiye'de  11 milyon Suriyeli var"

Programda Suriye ile ilişkiler konusuna giren BTP lideri, önce "Bugün BM'de Suriye'yi kim temsil ediyor? Suriye ile ilgili herhangi bir anlaşmaya imza atılacağı zaman kim bu imzayı atıyor?" sorusunu sordu ve şu cevabı verdi:

"Suriye Devlet Başkanı Esad. Bu yönetimden memnun olanlar da vardır, olmayanlar da. Bu bizim konumuz değildir. Atatürk bugünleri görmüş ve "Arapların içişlerine karışmayın" diye vasiyet etmiştir. Ama biz bugün onların içişlerine karışa karışa bu hale geldik. Suriye devletini yöneten kişi ile ilgili yaşadığımız problemden dolayı bir hukuk geliştiremiyoruz ve hukuki statüsü sığınmacı, mülteci veya kaçak göçmen neyse... Sayılar saklanıyor ama Türkiye'de  11 milyon Suriyeli var. Şimdi biz 'PKKlı teröristler, bu ülkede hain olan kim varsa sana geliyor ve sen bunları alıyorsun' diye Almanya'ya kızıyoruz haklı olarak. Bugün Türkiye'deki Suriyelilerin önemli bir kısmının durumu bu şekilde. Ben burada katıldığım ilk programda 'İnsanoğlunun kaybettiği ilk temel değer empati kabiliyeti' demiştim.  Şimdi biz bir empati kuralım. Adamın oradaki fiili belli ve biz bunu alıyoruz. Bu, Suriye tarafından bakılınca görülen tablo. Bir de bizim tarafımızdan bakalım"

"Bunları tarımda işçi olarak kullanalım"

Türkiye’de mevcut durumda 12-13 milyon yabacının bulunduğunu ifade eden Hüseyin Baş, "Herkes istediği yerde. Kim ne, neci bilinmiyor. Sen bunlara özel bir bölge oluştur. Biz bunlara aş verelim, iş verelim ama o bölge içerisinde verelim. Mesela bunları tarımda işçi olarak kullanalım. Sen burada nargile keyfi yapacaksan kardeşim olmaz ki" dedi.

"Türkiye Atatürk sayesinde çölde açan bir gül gibiydi"

“Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bulunduğumuz coğrafyada adeta çölde açan bir gül gibiyiz” diyen Hüseyin Baş, “ Bunu da Mustafa Kemal Atatürk'e borçluyuz. Bugün Suriye'ye, Irak'a, İran'a, Libya'ya vs. etrafımıza bakalım. Bizim farkımızın tek sebebi Atatürk’tür. Ben buna Atatürk farkı diyorum” dedi.

"Kalabalıkta artistliğin tenhada özrü olmaz"

Programda iktidarın dış politikası üzerine de eleştirilerde bulunan ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın NATO Zirvesi sırasında görüştüğü ABD Başkanı Joe Biden'le görüşmesinin ardından "Ermeni sotkırımı meselesi gündeme geldi mi?" sorusuna verdiği  "Hamdolsun Ermeni meselesi gündeme gelmedi" yanırını eleştiren BTP lideri Baş, "Bu görüşmeden sonra bir de Kabil Havalimanı'nı koruma meselesi ortaya çıktı. O zaman bana “bu konuda ne diyorsun” diye sordular. Dedim ki, "Kalabalıkta artistliğin tenhada özrü olmaz.”  Kalabalıkta atar tutarsan Kabil havalimanını sana kitlerler" diye konuştu.

"ABD sınırımıza neden tank yığınağı yaptı?"

ABD'nin Yunanistan'daki Dedeağaç Üssü'ne 400 tane tank gönderdidiğini hatırlataran ve "Bu tanklar Bulgaristan ve Romanya'ya dağıldı ve namluları Türkiye'ye dönmüş vaziyette bekliyorlar. Sorsan NATO güçleri tatbikat için vs. orada bekliyorlar derler ama bakın bu gemi değil, uçak değil. Tank nedir ya?" diye soran Hüsryin Baş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ne zaman, tam da bu Afgan göçlerinden hemen önce! Şimdi buradaki problem şu, küresel güçler, emperyalist güçler dediğimiz güçler her kimse, bunların bu coğrafyada gözü olduğunu, bu coğrafyada bir karmaşa istediğini eğer ahmak değilsek biliyoruz. Bunu Irak'tan, Suriye'den, Libya'dan biliyoruz. Aynı bölgenin içinde biz de varız. Bu insanlar Türkiye'de Türk'ü Kürd'ü birbirine düşürmeye çalıştı başarabildi mi, Alevi Sünni’yi birbirine düşürebildi mi? Hayır... Her türlü yolu denediler ama başaramadılar. Şu anda asıl amacın “sayıca çok fazla, belli bölgelerde savaşmış, terörize kabiliyeti fazla insanları buraya yerleştirelim” olmadığı ne malum.  Çocuk 20 yaşında, doğduğu günden bu yana savaşın, çatışmanın içinde. Şimdi bunlar üzerinden oluşturulabilecek bir karmaşadan sonra o NATO gücü, o ABD gücü tanklarının sınırımızdan içeri sokulması mümkün mü, mümkün! Belki de plan bu, niye bunu konuşmuyoruz. Siyaset bunu dillendirmiyor, niye buna karşı çıkmıyoruz? Asıl problem burada"

Bakmadan Geçme