Darp edilerek öldürülen şahsın davasında tahliye kararı
Gaziantep'te 2021 yılında ormanlık alanda taş ve sopalarla feci biçimde darp edildikten evinin önüne bırakılan ve daha sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Vakıf Ertürk'ün öldürülmesine ilişkin 7. duruşma görüldü. Duruşmada 4 sanıktan Erkan Keklik hakkında tahliye kararı çıkarken diğer 3 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Gaziantep’te 2021 yılında ormanlık alanda taş ve sopalarla feci biçimde darp edildikten evinin önüne bırakılan ve daha sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Vakıf Ertürk’ün öldürülmesine ilişkin 7. duruşma görüldü. Duruşmada 4 sanıktan Erkan Keklik hakkında tahliye kararı çıkarken diğer 3 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Olay, 19 Nisan 2021 tarihinde Şehitkamil ilçesi kırsal Arıl Mahallesi yakınlarındaki dağlık alanda meydana gelmişti. İddiaya göre, üç çocuk babası Vakıf Ertürk (41), husumetli olduğu bir grup tarafından Şahinbey ilçesi Saçaklı Mahallesi’ndeki evinin önünden konuşma bahanesiyle araca bindirilerek Arıl Mahallesi yakınlarındaki dağlık alana götürülmüş ve tekme, tokat ve sopalarla öldüresiye dövülmüştü. Daha sonra tekrar aynı araçla evinin önüne atılan Ertürk, yakınları tarafından kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetmişti.
Duruşmaya 4 sanık ile taraf avukatları katıldı
Vakıf Ertürk’ün hayatını kaybettiği olaya ilişkin 4 sanığın yargılandığı davada 7. duruşma Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmada "Kasten Öldürme, Cebir Tehdit veya Hile Kullanarak Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma’ suçundan hapis cezası talebiyle yargılanan sanıklar Ömer Altınbüken, Serkan Kaya, Mesut Çavuşoğlu ve Erkan Keklik ile avukat Enes Akbulut hazır bulundu. Duruşmada iddia makamı tüm sanıkların tutukluluk halinin devamını talep etti.
"Müvekkilimin maktulle husumeti yok, olaya iştirakinin olmadığını düşünüyoruz"
Duruşmada söz alan sanık Erkan Keklik’ın avukatı Enes Akbulut, "İddia makamının tutukluluk devam yönündeki mütalaasına katılmıyoruz. Tanık beyanlarında aleyhe olan hususları kabul etmiyoruz. Maktul kendi rızasıyla araca binmiş ve daha sonra adres tarif ederek Gazikent’e bırakılmıştır. Bilinci yerindedir. Öldürme kastı olan birisi götürüp ağaç dalıyla vurmaz. Sanık Ömer, annesine küfür ettiğini söylüyor. Tanıklar da bu durumu doğruluyor. Karşılıklı kavgaya dönüşmüştür. Serkan’la Mesut, Ömer’in vurduğunu söylüyor. Müvekkilin ne araç içerisinde ne de olay yerinde vücut izine rastlanılmamıştır. Ömer’in evi Akkent’te olduğunu ve bırakacağını söylüyor. Daha sonra olayın içerisinde kendini bulduğunu belirtmiştir. Ölen maktulle husumetinin olmadığını beyan etmiştir. Müvekkilin iştirakinin olmadığını düşünüyoruz. Uzun süredir tutukludur ve mağdur durumdadır. Bu nedenlerle müvekkilin öncelikle bir hakkın mahkeme aksi kanaatteyse adli kontrol tedbiriyle tahliyesini talep ederiz" dedi.
Sanık Ömer Altınbüken olay günü yaşananları anlattı
Sanık Ömer Altınbüken savunmasında, “Maktul ortak olduğu fabrikada sıkıntıya düşmüştü. Mahkemelik olduğunu söyledi ve satıp ona borç verirsem borcu ödeyeceğini söyledi. Ben de iki aracımı satıp parasını kendisine verdim. Fabrikayı taşıdı. Başka bir suçtan ben cezaevine girdim. Maktulün eski ortakları fabrikanın taşınmasından rahatsız oldukları için kabul etmemişler. Vakıf da dayımı arayarak olay yerine gelmelerini söylüyor. Bu arada fabrikaya borcundan dolayı el koymuşlar. Ben cezaevinden çıktıktan sonra Vakıf’ın dayıma eziyet ettiğini, anneme hakaret ettiğini duydum. Benim maktulden alacağım vardı. Vakıf’a ait fabrikayı bilgim dahilinde Mustafa G.’ye devretmişti. Daha sonra Mustafa G.’den 4 milyon alacağının olduğunu söyleyerek ondan bunu istemişti. Mustafa K. bana haber verdi. Oysaki fabrikaya devlet el koymuştu. Mustafa G.’nin bir suçu yoktu. Benimde kendisinde alacağım vardı. Gıyabımda anneme ve bacıma küfür ettiğini duydum. Bu konuları görüşmek için Vakıf’la bir yerde görüştük. Bizim dışımızda 5-6 kişi daha vardı. Deniz diye birisi de vardı. Deniz benden Vakıf’ın alacağı 4 milyonu istedi. Ben itiraz ettim. Vakıf’a niye bana ve aileme küfür ettin diye sordum. O da inkar etti. Hatta bana istersen annenin yanına gidelim, elini öpüp özür dileyeyim dedi. Ben de kabul ettim. Birlikte arabaya annemin evine gitmek üzere bindik. Araçta ben, Serkan, Erkan ve Mesut vardı. Vakıf arkada Serkan’la birlikte oturuyordu. Yolda Serkan’a silah çekti. Ben de aracı yoldan çıkarıp uygun bir yere götürüp durdurdum. Vakıf’la Serkan tartışmaya başladı. Ben araladım ve silahı alarak aracıma koydum. Kendisi bana bir tane vurdu, ben de ona vurdum. Kendisiyle orada geri barıştık. Kendisi Serkan’la, Mesut’un arabasına bindi ve birlikte kaldığı akrabası olan Abdulkadir’in evine gittiler. Ben de tamirde olan aracımı getirmesi için ismi Mehmet K. olan kişiye konum attım. Mehmet geldi ve benle Erkan’ı alıp evimize bıraktı. Beraatımı talep ediyorum” dedi.
Erkan Keklik tahliye edildi, diğer sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verildi
Diğer savunmaların ve sanıkların dinlenmesinin ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklardan Erkan Keklik’in tahliyesine karar verirken, diğer sanıkların ise tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.