Dr. Ersin Arslan öldürülüşünün 12. yılında Siirt'te anıldı

Hekim Birliği Sendikası Siirt temsilcisi Dr. Aykut Koç, şiddet görme endişesi dahi çalışanların tükenmişliğine ve verimsizliğine neden olduğunu söyledi.

Gaziantep’te görevi başında öldürülen Dr. Ersin Arslan’ın ölümünün 12’nci yıl dönümü nedeniyle Hekim Birliği Sendikası Siirt temsilcisi Dr. Aykut Koç, Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesi bahçesinde bir açıklama yaptı.

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

Artı Siirt (@artisiirt)'in paylaştığı bir gönderi

Koç, “17 Nisan 2012 tarihinde bir hasta yakınının bıçaklı saldırısı sonucu yaşamını yitiren Dr. Ersin Arslan’ı saygıyla anıyoruz. Dr.Ersin Arslan 84 yaşındaki akciğer kanseri hastasını operasyon sonrası akraba ilgisizliği nedeniyle de 2’inci kez dahili sebeplerle kendi servisine insani ve vicdani olarak yatırmış, ilgilenmiş, sonrasında da yoğun bakım süreci yaşayan ve ardından vefat eden hastanın yakınları, hastanın vefatından tam 10 gün sonra menfur saldırıyı keyfi bir şekilde gerçekleştirmiştir. Hekimlerde olmazsa olmaz özelliklerden vicdan yüzünden hala hepimiz bugün de Dr.Ersin Arslan’ın kaderini bir gün biz de yaşar mıyız endişesi taşımaktayız.” dedi.

Sağlık çalışanlarına uygulanan şiddetin, hekimlerin psikolojini bozduğunu söyleyen Koç, “Yaklaşık 4 ay önce de hastanemizde çalışan psikayatri uzmanı Dr. Ergül Çakan da darp edilmiş, bu saldırı biz hekimlerin psikolojisini bozmuş, tükenmişliğimizi arttırmış ve sağlık hizmeti sunma noktasında verimsizleşmemize neden olmuştur. Davanın yakından takipçisiyiz.” İfadelerini kullandı.

“Sağlıkta şiddeti sadece öfkeli hasta ve hasta yakınlarının saldırılarından ibaret bir toplumsal olgu olarak görmüyoruz.” Diye konuşan Koç, konuşmasının devamında şunları söyledi:

“Toplumumuzda günden güne yaygınlaşma eğilimi gösteren şiddet eylemleri sağlık kurumlarını ve çalışanlarını ciddi biçimde etkilemekte, sadece şiddet görme endişesi dahi çalışanların tükenmişliğine ve verimsizliğine neden olmaktadır. Sağlıkta şiddetin önlenmesinde hekimlere, sağlık çalışanlarına yönelik hakların, şiddet uygulayanlara yönelik yaptırımların ve güvenliğe yönelik önlemlerin hepsinin birlikte artırılması gerekmektedir. Şiddetin kaynağı bir olmadığı gibi çözümü de bir değildir. Sağlıkta Dönüşüm Programının ve sağlık hizmetlerinin piyasalaşmasının bir sonucu olarak sağlık alanında yaşanan sorunlar, sağlık çalışanı-hasta ilişkisini zedeledikçe, sağlık çalışanları yaşanan olumsuzlukların sorumlusuymuş gibi hastalarla karşı karşıya getirilmektedir.”

Sağlıkta şiddet önlenebilir bir olgu olmasına karşılık ortalama her 24 saatte 30’dan fazla sağlık çalışanı görevi başında sözlü veya fiziksel şiddete uğramaktadır. Mecliste cevaplanan soru önergelerinden öğrenebildiğimiz kadarıyla 2021 sonu itibariyle Beyaz Kod sistemine 100’binden fazla şiddet bildirimi yapılmış; bunların 27.560 tanesi 2021 yılı içindedir ve de üçte biri ise hekimlerin ve sağlık çalışanlarının canına kast edebilecek fiziksel şiddetten oluşmaktadır. Bu ağır tabloya karşın, Sağlık Bakanlığı tarafından sağlıkta şiddetin önlenmesine yönelik etkili bir önlemin alındığını görmüyoruz. Göstermelik X-Ray cihazlarının varlığı Sağlık Bakanlığının bu konuya bakış açısındaki samimiyetsizliği bizlere göstermektedir.” 
 

Bakmadan Geçme