- Haberler
- Ekonomi
- Faturalarda Şok Artış Riski: Tüketicilere 'Sanayi' Tarife Uygulaması | Tüketim Aynı Kalsa Bile Fatura Artacak
Faturalarda Şok Artış Riski: Tüketicilere 'Sanayi' Tarife Uygulaması | Tüketim Aynı Kalsa Bile Fatura Artacak
Elektrik faturalarında tüketiciyi zorlayacak yeni düzenleme tartışmaları gündeme damgasını vurdu.
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), konut aboneleri için yıllık 5 bin kilovatsaat (kWh) limitin uygulanması halinde, milyonlarca hanenin özellikle sanayi tipi tarifelerle karşı karşıya kalacağını belirtti.
EMO’dan yapılan açıklamada, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK) yeni düzenlemesinin, yüksek tüketim yapan konut abonelerinin faturalarında büyük artışlara yol açacağı vurgulandı. “Aylık ortalama tüketimi 417 kWh’in üstünde olan haneler, sanayi için belirlenen spot piyasa maliyetlerine göre faturalandırılacak. Bu da, aynı tüketim seviyesinde kalınsa bile faturaların her ay yüksek ve değişken değerlere ulaşması anlamına geliyor” denildi.
''Tüketim Aynı Kalsa Bile Fatura Artacak''
EMO, hesaplamalarda düşük kademe tüketim için 240 kWh’in kabul edildiğini ve bu değerin günlük 8 kWh tüketimle eşleştirildiğini belirtti. Yeni düzenleme ile aylık 417 kWh üzerindeki tüketim, sanayi tipi tarifelerle faturalandırılırken, bu şekildeki ödemelerin haneleri maddi açıdan zorlayacağı ifade edildi. EMO, düzenlemenin iptali için hukuki süreç başlatılacağını ve vatandaşların tüketici haklarını korumak için harekete geçmesini talep etti.
''Ocakta Zam Yok'', Peki Ya Şubat?
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Ocak ayında elektrik ve doğalgaza zam gündemde değil” diyerek ilk aşamada bir rahatlama sağladıysa da, tüketiciler şubat ayına yönelik endişelerini dile getirmeye başladı. Sosyal medyada şimdiden şubat ayında zam olabileceği yorumları yapılırken, EMO’nun çağrısı tüm tüketicilerin bilinçli hareket etmeleri gerekliliğine dikkat çekti.
''Toplumcu Program Şart''
EMO, enerji maliyetlerinin enflasyon üzerindeki etkilerini azaltmak için kamu girişimli yatırımların artırılması ve dikey entegre bir kamu tekelinin kurulmasının gerekli olduğunu savundu. Kurum, özellikle ekonomik krizin etkilerini azaltmak amacıyla, alım ve fiyat garantili ihale sistemlerinden vazgeçilmesini ve doğrudan kamunun kontrolünde enerji üretimine yönelik adımlar atılması gerektiğini vurguladı.