• Haberler
  • Bölge
  • Gidişat kötü! Yağış olmazsa yaz aylarında su kesintileri yapılabilir

Gidişat kötü! Yağış olmazsa yaz aylarında su kesintileri yapılabilir

Türkiye'de kış aylarının kurak geçmesi barajlardaki su oranlarının düşmesine neden olurken, yaz ayları için endişeleri giderek artırıyor. Önümüzdeki 2 ay daha beklenen yağışlar gelmezse yaz aylarında büyük sıkıntıların baş gösterecek. Durumun ciddiyetine dikkat çeken uzmanlar, su kesintilerine gidilebileceğini ifade etti.

Dünyada iklim değişikliğinin en çok etkilediği bölgelerden biri olan Türkiye'de kuraklık ve su sıkıntısı her geçen yıl artıyor. Geçen yıla göre yağış oranında yüzde 31'lik azalma olması, aralık ve ocak ayının yağışsız geçmesi kuraklık tehlikesini yeniden gündeme getirdi.

TARIMSAL ÜRETİM ALARM VERİYOR

Ağır kuraklık koşulları ile Türkiye'de başta buğday, arpa, mercimek, şeker pancarı ve pamuk olmak üzere, tarımsal üretim alarm veriyor. Yağışların geçen yıla göre yüzde 75'e varan oranlarda azalması ile tarım alanlarında büyük bir endişe hakim. İklim şartlarının don ve sel tehlikeleriyle de bu şekilde devam etmesi halinde ise azalan üretimle birlikte son olarak yüzde 77.87 olarak ölçülen gıda enflasyonunun 2023'te daha da artması bekleniyor.

EN BÜYÜK DARBE GÜNEYDOĞU'YA

Tüm bölgeleri etkileyen bu kurak iklimde en ağır darbeyi ise yağışların yüzde 75 azaldığı Güneydoğu alırken, Doğu Anadolu Bölgesi aralık ayı yağışları son 27 yılın en düşük seviyesine indi.

YAZ AYLARINDA SU KESİNTİLERİNE GİDİLEBİLİR

Sürecin bir-iki ay daha böyle devam etmesi durumunda daha büyük sorunlar yaşanacağına dikkat çeken uzmanlar, yaz aylarında su kesintilerine gidilebileceğini ifade etti.

BAKAN KURUM DA TEHLİKEYİ İŞARET ETTİ

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum da geçtiğimiz günlerde "Sanayide Yeşil Dönüşüm ve Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi"nde konuştu. İklim değişikliğinden kaynaklanan afetlerin her geçen gün etkisini ve şiddetini artırarak, dünyayı biraz daha yaşanmaz hale getirdiğini anlatan Bakan Kurum, birçok çevresel, sosyal ve ekonomik soruna yol açan bir iklim değişikliğinin çok yönlü ve küresel bir sorun olduğuna işaret etti. Kurum, "Kuraklık ve susuzluk tehlikesi adeta kapımıza dayandı. Doğal alanlarımızda yine göllerimizde akarsularımızda, şehirlerimizde kuraklığı net bir şekilde hissediyoruz." dedi.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerini paylaşan Kurum, "Kuraklık aslında meteorolojik, tarımsal ve hidrolojik kuraklık olarak üçe ayrılıyor ve şu anda yaşadığımız kuraklık meteorolojik bir kuraklıktır. En son 2008 yılında böyle bir kuraklıkla karşı karşıya kaldık ve bu kuraklık neticesinde su kaynaklarımızda ciddi oranla azalma yaşandı. Tarım maliyetlerinde ve üretimde hem girdiler hem de maliyetleri artıran, belki önümüzdeki süreçte bu suları dahi bulamayacağımız bir endişeye de hepimizi sevk ediyor." diye konuştu.

Bakmadan Geçme