• Haberler
  • Siirt Haber
  • HDP'ye Açılan Kapatma Davası, HDP Siirt İl Örgütünce Basın Açıklaması İle Kınandı

HDP'ye Açılan Kapatma Davası, HDP Siirt İl Örgütünce Basın Açıklaması İle Kınandı

HDP Siirt İl örgütü, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında bulunduğu 108 kişinin yargılandığı Kobani Davasınını yaptığı basın açıklaması ile kınadı.

HDP Siirt İl Binasında yapılan basın açıklamasına, Parti Meclis Üyesi Serdar Batur, HDP Siirt İl eş Başkanları Belkıza Beştaş Epözdemir, Yusuf Batur ve partililer katıldı.

Açıklamayı okuyan İl Eş Başkanı Batur, "Kobani Davası, siyasi talimatla hazırlanmış tarihin gördüğü en büyük kumpas davalarından biridir." dedi.

"Kobani davası,AKP-MHP ittifakının topluma dayattığı rejimi tahkim etmek için karanlık odalarda hazırlanmış bütünüyle siyasi bir davadır." diyen Batur şu şekilde konuştu: "Bugün Ankara’da görülmeye başlanan Kobanî davası, AKP-MHP ittifakının topluma dayattığı rejimi tahkim etmek için karanlık odalarda hazırlanmış bütünüyle siyasi bir davadır. Baştan sona yalan ve iftiralarla dolu olan Kobanî Davası, siyasi talimatla hazırlanmış tarihin gördüğü en büyük kumpas davalarından biridir. Toplumu rehin almayı ve demokrasiyi boğmayı amaçlayan bu dava, IŞİD zihniyetinin sürdüğünü göstermektedir. O gün nasıl dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında halklar IŞİD zihniyetine karşı Kobanî için bir olmuş, sesini yükseltmiş ve dayanışma içine girmişse bugün de Kobanî davasına karşı ortak dayanışma göstererek ve bu davayı düşürecektir. Unutulmamalıdır ki, karanlığı hakikat boğdurmayacak olan tek güç dayanışma ve demokrasi güçlerinin ortak mücadelesi olacaktır."

"Türkiye’de demokratik siyasetin tamamıyla teslim alınmasına yönelik bu kumpas davası, HDP’nin tasfiye edilmesini amaçlamaktadır." ifadelerini kulanan Batur konuşmasının devamını şu şekilde sürdürdü:

"Protestolar yaşandıktan 6 yıl sonra dava açılması bu hakikati ortaya koymaktadır. AKP-MHP iktidarı bugün her alanda Kürtlere ve demokrasi güçlerine saldırmakta, bu saldırılar üzerinden içine düştüğü ekonomik, toplumsal ve siyasal krizi aşmaya çalışmaktadır.

Kobani davası talimatlarla açılmış bir davadır. Emniyet mensuplarının Kobanî Davası savcısına gönderdiği 26 Ekim 2018 tarihli bilgi notu ise polisin savcıya nasıl da talimat verdiğini açıkça ortaya koymaktadır. Bu bilgi notu ile Türkiye’de yargının tarafsız ve bağımsız olmadığı bir kez daha açığa çıkmıştır. Yargının içine düştüğü bu durumu göstermesi açısından ibretlik olan bu belge ile vekillerimizin dokunulmazlığının kaldırılması ve akabinde Kobanî operasyonu kapsamında gözaltına alınması talimatı verilmiştir. Yine bu talimat notunda Kobanî kumpas davası ile HDP’yi kapatmanın hukuki zemininin sağlanacağı vurgulanmıştır.  Sadece bu belgenin kendisi bile Kobanî davasının siyasi bir kumpas davası olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

Kobanî düşmedi diye üzülenler bunun intikamını şimdi almaya çalışmaktadır. Bu kumpas davası, topluma ve demokrasi mücadelesine karşı açılmış bir davadır. Bu komplo ve kumpas davası Kürtlere ve demokrasi güçlerine karşı açılmıştır. Bu dava, muhalefeti susturmayı hedeflemekte, itiraz eden, sesini yükselten, Anayasal bir hak olan demokratik gösteri hakkını kullanan ve bunu savunan herkesi suçlu ilan etmektedir. Bu dava, kadınların verdiği mücadelenin HDP’de kendine yer bulmasına karşı açılmış bir davadır.

Başta demokratik kamuoyu olmak üzere, tüm sivil toplum kurum ve kuruluşlarını bu yalan ve talan düzenine karşı durmaya çağırıyoruz. Kobanî davasına karşı dayanışmayı büyütelim, bu kumpası demokrasi ve toplumu savunma davasına dönüştürelim. HDP’nin kadın mücadelesine, demokrasi, eşitlik ve özgürlük mücadelesine yönelik açılan Kobanî davasında yargılanacak olan AKP-MHP iktidarı olacaktır.

Öte yandan, AKP-MHP İktidarı, Kobanî davası üzerinden demokratik siyaseti boğmaya çalışırken öte yandan Kürt düşmanı bir politikayla sınır ötesi operasyonlarla yayılmacı siyasetini genişletmeye çalışmaktadır. Kürt halkının kazanımlarına yapılan bütün saldırıları kınıyoruz. Kobanê’de Kürtlerin ve dostlarının direnişine toslayan işgal ve yayılma politikaları bugün Kürdistan Bölgesel Yönetim topraklarında tamamlanmak istenmektedir. Kürt halkının iradesini bütünüyle teslim alıp tasfiye etmeyi amaçlayan bu zihniyet her alanda saldırılarını arttırmakta, özgürlük ve eşitlik mücadelesini boğmaya çalışmaktadır."

Bakmadan Geçme