HÜDA PAR Batman Milletvekili Ramanlı Siirt'te Önemli Açıklamalarda Bulundu

HÜDA PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı bir dizi ziyaret ve temasta bulunmak üzere Siirt’te geldi.

HÜDA PAR Siirt İl Binasında basın mensuplarıyla bir araya gelen Serkan Ramanlı, burada Siirt ve ülke gündemine ilişkin konular hakkında konuştu.

 

 

 

 

Bu gönderiyi Instagram'da gör

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Artı Siirt (@artisiirt)'in paylaştığı bir gönderi

HÜDA PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, Siirt’te işsizlik sorununun had safhada olduğunu belirterek yetkili kurum ve kuruluşların  harekete geçmesini belirtti.

Uyuşturucu ile mücadelede daha etkin rol oynanması gerektiğini belirten Ramanlı, Siirt’te ve bölge illerde gençlerin uyuşturucu bataklığından çıkması için gerekli herkesin elini taşın altına sokması ve bu uyuşturucu belasını çocuklarımızdan uzak tutmamız gerekiyor.” Dedi

Siirt’te hayvancılık alanında desteklerin daha fazla arttırılması gerektiğini söyleyen Ramanlı, “Siirt bir hayvancılık kenti. Bu kenti hayvancılığın yayınlaştırılması ile daha iyi bir noktaya getirebiliriz. Ama ne yazık ki vatandaşlara hayvancılık konusunda yeteri kadar yardımlar yapılmıyor. Yetkili kurum ve kuruluşlar bu konuda gerekli adımları atmalı.” Şeklinde konuştu.

Ramanlı, yıllardır süren Batman – Siirt kara yoluna da dikkat çekerek, yıllardan beri süren yol açlışmalarının halkı mağdur ettiğini ve ölümlere neden olduğunu söyledi.

Serkan Ramanlı, burada yeni anayasa tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

HÜDA PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, Siirt’te basın toplantısında yeni anayasa tartışmalarına ilişkin yaptığı açıklamada, “Bize göre milletin iradesi esas olandır. 1982 darbesi bir cunta darbesinin anayasasıdır. Bu anayasa bu ülkeyi de bu toplumu da taşıyacak güçte değildir. Bu ülkeye giydirilmiş deli gömleğidir.” Dedi.

“Yeni bir anayasanın sivil, adil bir anayasa olması ve temel hak ve özgürlükleri gerçekten güvenceye alması gerektiğini her vesile ile ifade ediyoruz.” Diyen Ramanlı, “Yeni anayasa tartışmaları kapsamında sayın genel başkanımıza da biz parti olarak şunu her zaman ifade ettik.  Her şeyden önce bir masa kurulması gerekiyor. Mecliste grubu bulunan, mecliste temsil edilen hatta temsil edilmeyen bütün siyasi partilerin görüş olan, mecliste temsil edilen siyasi partilerin görüşlerini sergileyebilecekleri, yeni anayasa ile ilgili görüş ve önerilerini ifade edebilecekleri bir masanın kurulması gerekiyor. İşin esasını orada tartışırız.” Diye konuştu.

“1982 darbesi bir cunta darbesinin anayasasıdır”

1982 anayasasının ülkeyi ve toplumu da taşıyacak güçte olmadığını vurgulayan Ramanlı konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Ama önce bir usulü ortaya koymamız gerekiyor. Çünkü usul esasa mukaddemdir. Yani olmazsa olmaz önceliklidir. Bu usul tartışmalarından bir tanesi de değiştirilemez maddeler hususuydu. Çünkü dikkat ederseniz, biz henüz anayasanın içeriği ile ilgili henüz bir söz söylemedik.  Sadece nasıl olması gerektiği üslubu ile ilgili usulü ile ilgili bir görüş ifade ettik ve yer yerinden oynadı. Biz usulüne dair bir şey söylerken oturup hop kalkanlar, biz esasına dair şeyler söylediğimizde acaba ne yapacaklar çok merak ediyorum. Bize göre milletin iradesi esas olandır. 1982 darbesi bir cunta darbesinin anayasasıdır. Bu anayasa bu ülkeyi de bu toplumu da taşıyacak güçte değildir. Bu ülkeye giydirilmiş deli gömleğidir. Bunun altını her seferinde çiziyoruz.  Yeni bir anayasanın sivil, adil bir anayasa olması ve temel hak ve özgürlükleri gerçekten güvenceye alması gerektiğini her vesile ile ifade ediyoruz. Bunun nasıl olacağını, ne şekilde olacağını ve bütün siyasi tarafların hangi ortak paydada buluşacağını bu anayasa tartışmalarla ilgili masa kurulduktan sonra göreceğiz.  Ama şimdilik bir usulü tartışıyoruz eğer, biz halkın iradesini, halkın iradesiyle seçilmiş milletvekillerini bu milletvekillerinin oluşturduğu parlamentoyu değil de cuntacıların iradesini esas alacaksak o zaman bir anayasa yapmamızın anlamı da yok. Hani egemenlik kayıtsız şartsız milletindi.  Anayasa yapma konusunda bile eğer cuntacıların iradesi esas alınacaksa, demek ki egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Egemenlik, kayıtlı, şartlı milletindir. O zaman bu cümleyi doğru kullanalım. Halkın iradesi nasıl şekillenecek de yeni anayasada o şekilde şekillenmek zorunda.”