Neden bazı ülkelerde trafik sağdan akarken, bazılarında soldan akar
Neden bazı ülkelerde trafik sağdan akarken, bazılarında soldan akıyor? Bu soruya cevap vermek için tarihin tozlu sayfalarında kısa bir yolculuğa çıkıyoruz.
Neden insanlar dünyanın farklı yerlerinde yolun farklı taraflarında araba kullanıyor? Belki daha da önemlisi, bu farklılıklar nasıl ortaya çıktı?
Bu soruların yanıtları oldukça ilginçtir ve dikkate alınması gereken birden fazla tarihsel olay içeriyor. Büyük ölçekli protestolardan sadece kolaylık sağlayan basit meselelere kadar inanılmaz çeşitlilikler, tarihte trafik akışını değiştirdi. Gelin bunun nasıl olduğuna daha yakından bakalım.
Görsel: Trafikte soldan giden ülkeler ile sağdan giden ülkelerin bir haritası. Kırmızı, Turuncu: Sağ, Mavi, Açık Mavi: Sol
Antik dünyanın soldan akan trafiğe sahip olduğuna işaret eden birkaç tarihi kayıt var. Neden sol taraf? Bu sorunun en genel cevabının "kolaylık" olduğunu söyleyebiliriz. İnsanların çoğunluğunun “sağ elini kullandığı” bilinen bir gerçek, yani günlük aktiviteler için sağ ellerini kullanmaya daha aşinadırlar. Antik dünyada atları en çok kullanan iki kişiyi ele alalım:
Tüccarlar: Birkaç atı kontrol eden sağ elini kullanan bir kişi, sürücü için daha iyi kontrol sağlayacağından, arabanın sola doğru eğilmesini uygun bulur.
Savaşçılar: Sağ elini kullanan bir savaşçı, kılıcı sağ elini kullanarak çekmek için kınını her zaman sol tarafında bulundurur. Bu durum, savaşçıların atları genellikle sol taraftan bilmelerine neden oldu. Askerler, her zaman koordineli bir şekilde hareket ettiğinden, tüm askerler bu yöntemi takip ederdi.
İnsanların çoğunluğu sağlak olduğu için, yavaş yavaş bu durum bir alışkanlık haline geldi ve neredeyse her yere yayıldı.
Bu sistemin en önemli kullanıcısı İngiltere idi. 1700'lerde trafiğin yolun sol tarafından akmasını sağlamak için ülkede bir yasa bile çıkartıldı.
Yüzyıllar boyunca, trafik kuralları belirlenirken sadece iki önde gelen at kullanıcısı (askerler ve tüccarlar) dikkate alındı. Ancak 1800'lerin gelişi, kapitalizmin yükselişine ve dünyayı bu açıdan bile büyük ölçüde etkileyen çok sayıda devrime tanık oldu.
1800'lerin başında, trafiğin hareket ettiği tarafı doğrudan etkileyen iki devrim hayata geçirildi:
Sanayi devrimi: 1700'lerin sonunda ve 1800'lerin başında, modern üretim yöntemlerine yol açan ve genel üretim sürecini hızlandıran Sanayi Devrimi ortaya çıktı.
Üretilen mal miktarı artık tüccarların sahip olduğu küçük arabalarda taşınamıyordu. Bu sayede, artık insanların hayatına yük vagonları girdi.
Yük vagonları, bir at ekibi (ve daha sonra buhar motorları) tarafından çekilmesi gereken büyük taşıma konteynırlarına deniyordu.
Vagonlarda genellikle merkezi bir sürücü koltuğu yoktu ve sürücü, sol taraftaki atlardan birinin üzerine oturarak diğer atları sağ eliyle kontrol ederek kullanıyordu. Bu nedenle, vagonlar doğal olarak yolun sağ tarafına alındı.
Görsel: İki at tarafından sürülen bir vagonun temsili. Binici, her iki atı da sağ eliyle kontrol etmek için sol atın üzerine oturur. Bu nedenle vagon yolun sağ tarafında hareket eder.
Bu yeni uyarlamalar, yavaş yavaş hayatın olağan akışı içinde kabul edilmeye başlandı. Fransa'da resmi bir sağ kuralının kabul edildiği 1794'ten sonra tüm trafik sağdan akmaya başladı.
Fransız devriminden sonra Napolyon'un Avrupa'daki fetihleri, sağdan akışı Almanya, Polonya, İsviçre vb. bölgelere taşıdı..
Napolyon'a karşı çıkan devletler ise soldan akışı benimsedi. Örneğin, İngiltere ve Portekiz gibi ülkeler açıkça trafiğin soldan gitmesine izin verdi.
İngiltere, sol akış sistemini dünyadaki tüm kolonilerine götürdü. Bunun bir sonucu olarak; Doğu Afrika, Güney Pasifik ve Güneydoğu Asya'daki ülkelerde trafik günümüzde genellikle soldan akıyor.
Amerika gibi ülkelerde, İngiltere'ye karşı bir hareket olarak trafiğin sağdan akması sağlandı. Örneğin, Amerika Birleşik Devletleri'nde sağdan direksiyonun Henry Ford'dan büyük ölçüde etkilendiği söylenir. Şirketinin çıkardığı Model-T'nin direksiyonu sol taraftaydı, bu yüzden araba sadece yolun sağ tarafında sürülebiliyordu.
Amerika Birleşik Devletleri gibi bir süper gücün sağ tarafta sürüşü benimsemesi nedeniyle, diğer birçok ulus da sağdan sürüşü benimsemeye başladı.
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra İsveç, Avrupa'da soldan akan trafiği koruyan tek ülkeydi. Ancak ticaret anlaşmaları ve kıtanın geri kalanına uyma isteği nedeniyle ülkeye çok fazla uluslararası baskı uygulandı. 1967'de İsveç, daha fazla baskıya dayanamadı ve sonunda sağdan akan trafiğe geçti.
Daha önce de belirttiğimiz gibi, eski zamanlarda araba kullanmak sadece bir kolaylık meselesiydi, bu yüzden belirli kurallar yoktu.
1700'lerin ortalarında bunu bir yasa haline getirmeye karar veren İngiltere'ydi. Bazı ülkeler, kolay olduğu için İngiltere'nin soldan akış sistemini benimsedi, ancak birçok ülke, buna karar verirken siyasi ve tarihi olaylardan etkilendi.
Bazı ülkelerde trafik neden soldan akar
Bazı ülkelerde trafik neden sağdan akar