Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi: 'Siirtliler Aşıya İlgisiz'

Haber Fotoğraf: Murat Orhan / İLKHA

Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Selahattin Vural, halkın aşıya karşı ilgisiz kalmasının sebepleri üzerine açıklamalarda bulundu.

Etkin bir aşılanma olmadan Covid-19 salgınının önüne geçilmesinin zor olduğunu belirten Prof. Dr. Vural, "Aşıların içinde bulunan bazı maddeler hakkında hiçbir yetkinliği olmayan kişiler gereksiz yorumlar yapıyor. Bilinmelidir ki insana uygulanacak aşı dâhil her ürünün standardı çok yüksektir. Halkımızın sosyal medyada dolaşan bilgi kirliliğine kulak asmamasını rica ediyorum." dedi.

Prof. Dr. Vural, bu tereddüdün kökeninin, Covid-19 salgını öncesi aşı karşıtlarınca başlatılan kampanyalara ve sosyal medyada dolaşan bilgi kirliliğine kadar dayandığına vurgu yaptı.

"Bu salgını bitirecek tek şey aşıdır"

Aşı yaşının gittikçe aşağılara inmesinin mutluluk verici olduğunu belirten Vural, "Bir buçuk senedir ülkemizi ve dünyamızı saran bu afetten kurtulmanın tek çaresi aşıdır. Ve bildiğimiz gibi virüsün gerçek bir aşısı yoktur. Bu salgını bitirecek tek şey aşıdır. Şimdiye kadar sosyal mesafe, hijyen ve maske ile korumaya çalıştık. Ama tabii ki bununla da insanlar bir bıkkınlık seviyesine geldi. Yazın gelmesi ile maske takma oranı gittikçe düşmeye başladı ama aşı gerçekten dünyada üretilen tek çözümdür. Ne kadar bu hastalık büyük bir felaket ise de bulunan aşı da büyük bir müjdedir, büyük bir sevinçtir." dedi.

"Aşı tereddüdü bilgi kirliliğinden kaynaklanıyor"

Sosyal medyada aşı hakkında dolaşan bilgi kirliliği halkın bir an önce bu beladan kurtulmasını engellediğine dikkat çeken Vural, konuşmasına şu şekilde devam etti:

İnşallah yakın zamanda ilginin artmasıyla bu salgın belasından kurtulmuş olacağız. Fakat halkımız aşıya yeterli ilgiyi göstermiyor. Şu anda hastane olarak 15 aşı istasyonu, 15 tane hemşiremiz ve doktorumuzla sabah 8'den gece 24'e kadar vatandaşlarımızı aşılamak için kabul ediyoruz. Fakat Maalesef yeterli ilgiyi halkımızdan bulamıyoruz. Bunun da değişik sebepleri olabilir. Tabii bu tereddüt, sosyal medyanın ve halkın arasındaki bilgi kirliliğinden kaynaklanıyor.