Siirt'te Kocasından Şiddet Gören Kadın Artı Siirt'e Konuştu!

Kocasından gördüğü şiddet sonrası hastaneye kaldırılmak zorunda kalan, M.Ç hastaneden taburcu oldu.

Taburcu olduktan sonra Artı Siirt Haber Ajansı Muhabirine konuşan M.Ç Türkiye’de kadına yönelik artan şiddete ilişkin konuştu.

“Cezalar Yetersiz”

Türkiye’de kadına yönelik şiddete verilen cezaların yaptırım gücünün olmadığını belirten M.Ç, “ Kadına yönelik şiddete verilen cezalar ne yazık ki yeterli değil. Yaptırım gücünün olmadığı cezaların verilmesi nedeniyle kadına şiddetin önüne ne yazık ki geçilemiyor.” dedi.

Kocasından ilk olarak psikolojik şiddet gördüğünü söyleyen M.Ç, “Psikolojik Şiddet nişanlı olduğumuz zamanlarda düğün hazırlıkları sırasında başladı. Aslında düğün telaşıdır stresidir diye özür diledi kapattık konuyu.

Evlendikten sonra ilk olarak bir tokatla başladı ve zamanla artmaya başladı her defasında özür dileyerek ikna ederek affettiriyordu kendini bide severek olunca insan inanıyor.” İfadelerini kullandı.

“Şikayetimi Geri Çektim”

Şiddetin ilk başladığı yıllarda şikayetçi olduğunu daha sonra şikayetini geri çektiğini belirten M.Ç  “Ben ilk evlendiğim zaman ailesiyle yaşıyorduk yani bu şiddetlere aileside susuyordu. Beni odaya kilitlerdi ailesi, karisidir birey olmaz diyordu şiddet gördüğüm zaman polise gitmeyeceğimden emin olduğu zaman bırakırdı.

Arada ailemin evine gidiyordum takip ediyordu daha yarı yoldayken beni geri götürüyordu, bazen giderdim kafamı toplardım ikna ederdi götürürdü polisi aramak istediğim zaman telefonumu alırdı. Defalarca hatlarımı kırdığını bilirim. Pencereye çıkıp yardım istemek için çabaladığım zaman benim ağzımı kapatırdı tutardı ikna edene kadar. 1 defa tek şikâyetçi olmuştum 2016 yılında o zamanda ikna etti şikâyetimi geri çektim.” şeklinde konuştu.

“Ailem Her Zaman Arkamda Durdu”

“Evlendikten sonra bütün özgürlüklerim elimden alındı” ifadesini kullanan M.Ç,” Evlendikten sonra ne yazık ki onu yapamazsın bunu yapamazsın denildi bana. Ailem ile yaşşarken ailemin benim üzerimde hiçbir baskısı yoktu özgür bir bireydim. Ama evlenince ne yazık ki hep kısıtlandım. Toplum düşünce olarak çok geride. Ataerkil bir zihniyet var aslında bu olmasa bence kadınların özgürlüğü elinden alınmaz. Evlenen kadın evinde oturmalı çalışamaz, okuyamaz gibi bir düşünce hakim toplumda. Biz kadınlar bu duruma ses çıkarmalıyız. Bir birey olarak toplumda ki yerimizi korumalıyız, bunun içinde hep birlikte hareket etmeliyiz.” Dedi.

“Kadına yönelik şiddeti sona erdirmek için şiddete eğilimli çocuklar yetiştirmeyi durdurmak gerekiyor” diyen M.Ç “Çocuk çevrede ne görürse büyüdüğü zaman öyle davranıyor, bu anlamda ben çocuklarımı özel olarak yetiştirmek istiyorum, onlar da bu süreçten ne yazık ki olumsuz etkilendiler,

3 çocuğum var çocuklarım bu son olayda çok etkilendi 1 yaşındaki krizimin yanından 1 dakika bile ayrılsam bir daha dönmeyeceğimi zannediyor ve ağlıyor. 2 yaşındaki krizim sürekli babam annemi dövüyor diye konuşuyor. 4 yaşındaki krizim şok ‘ta özel olarak ilgileniyorum hepsi ile. Onlarda yavaş yavaş toparlamaya çalışıyoruz.”

“Düzelir Diye Beklemeyin”

“İlk şiddete uğradıktan sonra düzelir diye bekledim” cümlesini kuran M.Ç konuşmasında şunları söyledi:

Bu şiddet karsısında ne yapılacağını bilemiyordum ben 7 yıl sonra boşanma davası açtım artık yeter dedim.  Kadınlarımızdan ricam ilk şiddet başlangıcından sonra karşı taraf düzelir diye asla beklemesinler. Tam aksine şiddet gittikçe artıyor. Buna karşı önlem almaları gerekiyor.

M.Ç son olarak sözlerine şu şekilde devam etti:

Yetkililerden kadına yönelik şiddette gerekli yaptırımların alınması gerekiyor. Aksi takdirde herkes cesaret alarak şiddete devam edecektir. Benim tek isteğim kadınların gördükleri şiddet karşısında sessiz kalmamaları ve bir an önce gerekli mercilere başvurmalarıdır. Tabi ki gerekli mercilerinde bu kadınlarımızın yanında yer alarak onları korumalarıdır.