Bel Kayması (Spondilolistezis)Nedir?
Fizyoterapist Emrah YILDIZ
Omurganın bel kısmı lomber omurga olarak adlandırılır ve 5 omurdan oluşur. Bu vertebralara sırayla L1-L5 adı da verilir. Bu vertebralar bel kısmına hafif içe doğru eğim verirler. Lomber omurganın en alt seviyesindeki L5, pelvik kemikler arasında bulunan ve omurganın en alt kısmını oluşturan sakrum ile birleşir.
Omur cisimleri arasında diskler vardır. Diskler normalde şok emici olarak iş görürler. Omurgayı yerçekiminin etkisine karşı korurlar. Ayrıca zıplama, koşma ve ağırlık kaldırma gibi güç gerektiren aktiviteler sırasında da omurgayı korurlar.
Lomber omurga bağlar ve kaslar tarafından desteklenir. Kemikleri bir arada tutan bağlar katmanlar halindedir ve değişik yönlere uzanırlar. Lomber omurga sakruma kalın bağlarla tutunmuştur.
Bel kaymasında, bir omurun öne kayması ile aradaki disk, kemiklerin oluşturduğu kanallar, omurları birarada tutan bağlar ve sinir dokusu olumsuz yönde etkilenir.
Bel kayması neden olur?
Birçok nedenden kaynaklanabilir. Genellikle 40 yaşın üzerinde omurga ve omurga çevresindeki dokuların dezenformasyonu sonucu oluşur. Sporcularda aşırı yüklemeye bağlı omurga yapısında meydana gelen kırık bel kaymasına neden olabilir. Travma sonrası oluşabilir. Son olarak gelişim bozukluğuna bağlı olarak doğuştan olabilir.
Belirtileri
En yaygın belirti bel ağrısıdır. Ağrı kalça veya uylukların arkasına doğru yayılabilir. Genellikle hareket ile kötüleşir. Şiddetli kayması olan hastaların bir veya iki bacağında karıncalanma, uyuşma veya güçsüzlük meydana gelebilir. Sırt kısmında gerginlik hissi, hareket güçlüğü, oturup kalkmada zorlanma, hareket sırasında kramp diğer belirtiler arasındadır. Bel kayması ile bel fıtığının belirtileri benzerdir. Ancak her ikisi birbirinden farklı rahatsızlıklardır. Tanı hekim muayenesi ile görüntüleme yöntemlerinden yararlanılarak konulur.
Bel kayması nasıl tedavi edilir?
Omurgaya bilinçsizce ve hoyratça yapılacak müdahaleler kötü sonuçlara neden olabilmektedir. İlk tedavi yaklaşımımız konservatif (cerrahiden uzak destekleyici tedavi) olmalıdır. Çünkü çoğu hasta konservatif tedaviye cevap vermekte ve yakınmalarında belirgin düzelmeler gözlenmektedir. Genel olarak;
Bazı sportif aktivitelerden kaçınarak, sınırlamalar getirmek.
Ağrı olduğunda NSAİD ( kortizon dışı ağrı kesiciler) gibi ilaçlar kullanmak.
Antilordotik rigit bel korsesi kullanmak.
Fizyoterapi, ilk etapta uygulanması gereken konservatif tedavi yöntemlerindendir.
Bel kayması tedavisinde uygulanan bel korsesi, antilordotik olmalı, en az 3-6 ay kullanılmalıdır. Hasta ani hareketlerden ve ağırlık içeren yüklerden kaçınmalı, omurgaya aşırı öne ve arkaya esneme hareketleri uygulanmamalıdır.
Bel kayması tedavisinde fizyoterapi ile çok olumlu sonuçlar alınabilmektedir. Egzersizler ile bel, kalça, sırt ve abdomen kasları güçlendirilmelidir. Hastalar, özellikle spinal fleksiyondan koruyan yüzme, yürüme ve egzersiz bisikleti gibi aktivitelere özendirilirken, koşma gibi yük bindirecek aktivitelerden uzak durmaları konusunda uyarılmalıdır.
Tüm bunlar göz önüne alınarak her hasta kendi özelinde değerlendirilmeli, buna uygun rehabilitasyon programları hazırlanmalıdır. Amaç uygulanan fizyoterapi ve egzersizlerin etkisiyle, kayan omuru daha dayanıklı ve oturmuş hale getirmek olmalıdır.
Tüm bu fizik tedavi ve rehabilitasyon tedavileri ile düzelmeyen ve/ya belirgin sinir basısı belirtileri ortaya çıkan hastalardan cerrahi konsültasyon istenmelidir.
EMRAH YILDIZ
FİZYOTERAPİST