Korona Günlerinde Ruh Sağlığımızı Nasıl Koruruz?

Psikolog/Psikoterapist Ayşe Aygün Korona günlerinde ruh sağlığımızı nasıl koruyacağımızı anlattı.

Artı Siirt Haber Ajansına özel açıklamalarda bulunan Psikolog/Psikoterapist Ayşe Aygün, şunları anlattı:

"Bu günlerde ülkemiz ve dünyamız hepimiz zor bir süreçten geçiyoruz. Bu zor günlerde beden sağlığımız kadar ruh sağlımızı korumak da önemli. Psikolojik durumumuzun bağışıklığımızı etkilediğini biliyoruz. Son bir aydır belki de en çok hissettiğimiz duygu kaygı. Kaygı tüm diğer duygular gibi insan olmanın bir gerekliliğidir. Üstelik korona günlerinde kaygılarımızın koruyucu bir rolü olduğunu da söyleyebilirim.

Peki, bu kaygının bir sınırı var mı, davranışlarımız normal hangileri anormal?

Sık sık elleriniyıkamak, dışarı çıkarken tedirgin olmak, yiyecekleri tüketmeden önce birçok işlemden geçirmek, sürekli hasta olacağımızı düşünmek gibi davranışlar daha önce psikopatoloji olarak değerlendirilirken bu süreçte ise bunları yapılması gereken davranışlar olarak tanımlanıyoruz. Zaten olağanüstü günlerde normal tepkiler vermek bizi anormal yapar.

Bu süreçteruh sağlığımızı korumak için ne yapmalı ya da ne dikkat etmeliyiz?

Bilgi sahibi olmak için özellikle ilk hafta korona virüsle ilgili her haberi takip ettik, araştırdık, didik didik ettik. Belki çok fazla bilgi kirliliğine de maruz kaldık. Nerdeyse hepimiz bir açık oturuma katılıp korona virüs hakkında konuşacak kadar bilgi sahibi olduk.Bu bilgi bombardımanı altında kalmak zaten yüksek olan kaygı seviyemizi daha da artırdı. Bundan sonraki süreç için kendinize güvenilir 2-3 kaynak belirlemek ve gündemi/haberleri bu kaynaklardan takip etmek faydalı olacaktır.

Beynimizin sürekli korona virüsle ilgili düşüncelerle meşgulse bu durum, iştahımızı ,uykumuzu etkilediyse, odaklanmayla ilgili problem yaşıyorsak hiçbir tehlike yokken bile kendimizi tehdit altında hissediyorsak, işlevselimiz bozulmuştur. Bu süreci daha rahat atlanmanız için yapacağınız birkaç önerim olacak.

• Kaynaklarım neler? Beni mutlu eden neler var? Kendinize dönüp, kendinizi keşfetmeniz ve kaynaklarınızı güçlendirmeniz size bu süreci atlatmanızda yardımcı olacaktır.  Kendinizi çok sıkıntılı, aşırı kaygılı hissettiğinizde rahatlatmak için EMDR tekniğinde kullandığımız güvenli yer alıştırması yapabilirsiniz. Nedir bu güvenli yer? Hepimiz olmaktan mutlu olduğu, bizi iyi hissettirecek bir yer vardır. Bu gittiğimiz bir tatil, çocukluğumuzda bir yer ya da köyünüz,yaylanızda bir yer olabilir.  Öyle bir yer yoksa ne yapacağız? Hayal edeceksiniz.  Kendi güvenli yerinizi kendiniz oluşturacaksınız.
• Başka bir yöntem de genellikle travmalarla baş etmekte kullandığımız kelebek kucaklaması tekniğidir.Bu tekniği uygulamak için aşağıdaki adımları takip edebilirsiniz:

  İki elinizi çapraz kelebek şekline getirip,elini omzuna koy. İstersen gözlerini kapat.Sırasıyla bir kelebek gibi nazikçe tıp tıp vur. Bir sağ, bir sol…Bunu 4-5 defa tekrar et. Derin nefes al. Bunu güzel bir anını düşünüp tekrar yap.

  Pandeminin çocuklar üzerindeki etkisi

  Unutmamalıyız ki çocuklarımıza yardım edebilmek için önce kendi duygularımızı kontrol etmeliyiz. Diğer bir deyişle önce oksijen maskesini kendimize tutmalıyız ki çocuklarımızı koruyabilelim. Çocuklara anlatmadan önce onları dinlemeliyiz. Kendilerini ifade etmelerine izin vermeliyiz ki onlar hangi gözlükten bakıyor anlayabilelim.Uzun ve detaylı açıklamalar yapmanıza gerek yok.  Çocuğun yaş dönemine ve mizacına uygun anlatmaya dikkat etmeliyiz.   Kaygılı çocuğun iki tip davranışı olabilir.  Çok soru sorar ya da içine kapanır.  Bu nedenle çocuklara olabileceklerden çok alınabilecek önlemler anlatılmalı. Çocuklara felaket senaryoları anlatılmamalıdır.

  Bu süreçte her annenin babanın içinden bir anaokulu etkinlik canavarı çıktığını da görebiliyoruz. Çok güzel şeyler de yapılıyor ancakçocukların eğlenmek kadar sıkılmaya da ihtiyaçlarının olduğunu düşünüyorum. Her sıkıldıklarına önlerine bir şey koyarsanız.Bu duyguyla nasıl baş etmeleri gerektiğini, öğrenmekte sorun yaşayabilirler. Bırakın biraz da kendileri üretsin.Çocuklar her şeyi oyuna çevirebilirler. İzin verin sembolik serbest oyun oynasınlar. Mesele bu aşamada oynayacakları, evcilik doktorculuk oyunları yemek yapmak oyunları çok iyi gelecektir.

  Özellikle küçük Çocuklar biz yetişkinler gibi kendileri kelimelerle ifade edemezler. Oyun oynamak onların dili, oyuncaklar da kelimeleri olur. Oyunun iyileştirici gücünden faydalanabilirsiniz. Basit bir örtüyü bile çadır haline çevirip, altına girip güvenlik ihtiyaçlarını karşılayabilirler. Yapacağımız şey onlara eşlik etmek olabilir sadece.Yada çocuğumuzla birlikte kaynaklarımızı geliştirebilir. Ayrıca kelebek kucaklaması tekniğiyle kendinizi rahatlattığımız gibi bunu çocuklarınızı rahatlatmak için de kullanabilirsiniz.

  Son olarak tabi ki iletişim bu durumda da oldukça önemli. İnsanoğlu olarak bizler sosyal varlıklarız. Fiziksel mesafemizi korurken bunun bağlarımızı koparmamasına özen göstermeliyiz. Evrensel, ulusal ve kişisel ölçekte zor bir dönemden geçiyoruz. Birbirimiz daha çok arayıp sormalıyız. Bu konuşmalarda korona virüs sohbetleri yapmak yerine güzel anıları hatırlayarak, komik olaylardan bahsederek daha eğlenceli ve faydalı hale getirebilirsiniz.

  Bugünlerde hepimiz benzer sorunlar yaşıyoruz benzer kaygılar taşıyoruz ancak unutmayın ki bu bir süreç ve geçecek!

  Önerilere uymanıza rağmen hala çok fazla kaygılı ve huzursuz hissediyorsanız, bu duygularla baş edemiyorsanız. Bir uzmandan online yardım almaktan çekinmeyin."